Ermeni asıllı olan Rus ressam Ivan Konstantinovich Aivazovsky, 1817’de Feodosia’da doğdu. Feodosia’nın tarihi ve coğrafi özellikleri Aivazovsky’i etkileyerek ufak yaşta fotoğrafa alaka duymasını sağladı. 1833’te St. Petersburg Yüksekokulu’nde M.N. Vorobyov ile çalışmaya başladı. Bir müddet sonra sonrada Avrupa’ya giden sanatçı, 1836’da açılan yüksekokul sergisine yedi fotoğrafla katıldı. 1837’de deniz manzarasına yer verdiği resmi ile galibiyeti […]
Ermeni asıllı olan Rus ressam Ivan Konstantinovich Aivazovsky, 1817’de Feodosia’da doğdu. Feodosia’nın tarihi ve coğrafi özellikleri Aivazovsky’i etkileyerek ufak yaşta fotoğrafa alaka duymasını sağladı. 1833’te St. Petersburg Yüksekokulu’nde M.N. Vorobyov ile çalışmaya başladı. Bir müddet sonra sonrada Avrupa’ya giden sanatçı, 1836’da açılan yüksekokul sergisine yedi fotoğrafla katıldı. 1837’de deniz manzarasına yer verdiği resmi ile galibiyeti yakalayarak altın madalya ile ödüllendirildi.
1840’ların başlarında İtalya’da kısa bir müddet yaşadı. Özellikle İtalya’nın Sorrento kentinde sarih havada çalışma tarzını geliştirdi. Floransa, Napoli ve Roma’daki müzeleri dolaşıp inceleyerek, sıradan sanat ile alakalı fikirlerini zenginleştirdi. Daha sonra Rusya’ya döndü ve Rus Donanmasının ressamı olarak atandı. Aivazovski’nin Rus İmparatorluğu’nun askeri ve politik seçkinleriyle yakın bağları vardı. Devlet tarafından desteklendi ve hayatı boyunca saygınlığını gözetti. 1845’te Doğu Akdeniz ülkelerini ve Ege adalarını gezdi. 1857’de Osmanlı Sarayı yabancı sanatçılara kapılarını açtı bu vesile ile Aivazovsky sarayda bulunarak dönemin padişahı Sultan Abdülmecid’e tablosunu hediye etti. Bu hediyeden dolayı da Sultan Abdülmecid in nişanı ile ödüllendirildi. 1870’lerde eserlerinde alıngan renkler kullanan sanatçı 1874’te tekerrür Osmanlı Sarayı’na giderek Sultan Abdülmecid için otuzdan fazla eser verdi. 1892’de İngiltere ve Hollanda ziyaretleri yaparak batı fotoğraf sanatını inceledi.
Zaferli kariyeri boyunca kazandığı fonlarla memleketinde bir sanat mektebi ve galeri açan sanatçı, Avrupa ve Amerika’da sayısız şahsi sergi düzenledi. 60 senelik kariyeri boyunca takribî 6.000 fotoğraf yaptı ve bu da onu, zamanının en üretken sanatçılarından biri haline getirdi. Yapıtlarının büyük çoğunluğu deniz manzaraları oluştursa da, savaş sahnelerine ve portrelere de yer vermiştir. Hayatının son yirmi yılında, bir dizi gümüş tonlu deniz manzarası yaparak denizin dalgalarıyla etkileşime giren güneş ışığını, ay ışığını, bulutları, ustaca birleştirmiştir.
19 Nisan 1920’de can veren sanatçının eserlerinin çoğu, Rusya, Ukrayna, Ermeni müzelerinde ve özel koleksiyonlarda yer almaktadır.
Aivazovsky’nin fırtınalı deniz ve gemi konulu eserlerinden en önemlileri:
Dokuzuncu Dalga, Gemi Kazası, Fırtına, Karadeniz’de Fırtına, Napoli’de Fener, Napolyon St Helen Adasında, Denizde Gün batımı, Ölü Deniz, Malaga, Keşmekeş, Koktebel Denizi
Aivazovsky’nin İstanbul konulu eserlerinden en önemlileri:
Gün batımında Ortaköy’den İstanbul, İstanbul’da Mehtap, Topkapı’dan İstanbul, Boğaz Surları İstanbul, Ay ışığında Ortaköy’den İstanbul
Aivazovsky’nin genel manzara kullandığı eserlerinden en önemlileri:
Daha Önceki Feodosia, Kar Fırtınası, Akdeniz Kıyıları, Napoli’de Mehtap, St Lazarus Adası, Crete Adası, St. Petersburg Sahilinden Bakış, Denizde Gondollar, Maggiore Gölünde Akşam, Volga Zigulev Tepeleri, Kafkas Dağları, Calm Sahili
Yazar: Börte Büşra Yavuz