Twombly, 1928 senesinde Virginia, Lexington’da doğdu. Chicago White Sox’a kısa bir zaman ev sahipliği yapan babası gibi, Twombly Cy Young’dan sonra Cy olarak öğreniliyordu. Babası Washington Lee Üniversitesi’nde alıştırman ve sportif direktördü. Twombly’nin ebeveynleri Kuzey doğu’daydı, bu surattan Massachusetts ve Maine’ye sık sık seyahat ediyordu. Ancak Güney, tarih ve otonomluk duygusuyla sonunda kimliğinin ufalamaz bir […]
Twombly, 1928 senesinde Virginia, Lexington’da doğdu. Chicago White Sox’a kısa bir zaman ev sahipliği yapan babası gibi, Twombly Cy Young’dan sonra Cy olarak öğreniliyordu. Babası Washington Lee Üniversitesi’nde alıştırman ve sportif direktördü. Twombly’nin ebeveynleri Kuzey doğu’daydı, bu surattan Massachusetts ve Maine’ye sık sık seyahat ediyordu. Ancak Güney, tarih ve otonomluk duygusuyla sonunda kimliğinin ufalamaz bir güzergahı haline geldi. Genç bir çocuk olan Twombly, Sears Roebuck fihristinden sipariş ettiği sanat kitleri üzerine çalıştı. Ailesi sanat mevzusundaki alakasını teşvik etti ve on iki yaşında İspanyol çağdaş ressam Pierre Daura ile çalışmaya başladı.
Liseyi tamamladıktan sonra, Boston’daki Hoş Sanatlar Müzesi’nde resmi sanat eğitimine başladı. Burada Kurt Schwitters ve Alberto Giacometti gibi sanatçıların Dadaist, Gerçeküstü çalışmalarıyla ilgilenmeye başladı. Ebeveynlerinin teklifiyle, 1950’de New York’a giderek Arkası Students League’de okumak için Washington Lee’nin Güncel oluşturulan sanat programında bir sene geçirdi.
Franz Kline, Jackson Pollock ve Robert Motherwell gibi sanatçıların rakamsız New York galeri sergilerine poz vermesi Twombly’nin kendi estetiğini figüratiften soyutlamaya Gerçek şekillendirmeye başladı. Yakın dostu ve sanatsal tesiri olan Robert Rauschenberg ile tanıştı. Rauschenberg’in teşvikiyle Twombly, Kuzey Carolina’daki Black Mountain College’da 1951-1952 çalıştı. 1952’de Twombly, Virginia Hoş Sanatlar Müzesi’nden bir hibe ile İtalya ve Kuzey Afrika’ya gitti. Döndükten sonra, iki sanatçı 1953’te New York’taki Stable Gallery’de ortak bir sergi tertip ettiler. Galeri direktörü Eleanor Ward ziyaretçi defterinde yer alan yorumlardan dolayı sergiyi kaldırdı. Sergi, millettan gelen düşmanca ve negatif bir cevapla sonuçlandı. Twombly’nin bu zamandaki çalışmaları, hem Rauschenberg’in fotoğraflarından hem de Willem de Kooning, Franz Kline ve Robert Motherwell’in tek renkli çalışmalarından etkilenmişti.
Çalışmaları, büyük miktarda siyah beyazdı. Twombly, bu erken çalışmalarda Avrupa seyahatlerinden esin alırken, ilkel, ritüel nosyonları ve fetişin psikanalitik kavramının fikirlerini çizdi. 1953’deri 1954’e kadar, Twombly ordunun içine çekildi, burada Augusta, Gürcistan yakınlarındaki Camp Gordon’da ve Pentagon’da Washington, DC’de bir kriptograf olarak görev yaptı. Haftasonu yapraklarında Twombly, Augusta’daki otel odasında sürünüyor, diyen biyomorfik çizimler, “her şeyin o zamandan sonra istikamet alacağını” söylüyordu. Ordudayken, ışıkların arkasında karanlıkta kompozisyonlar yaratarak Gerçeküstü otomatik çizim tekniğini de değiştirdi. Bu “âmâ” çizimler, daha sonraki çalışmasında değişik stilistik motifler haline gelen, uzun, eğri formlar ve çarpıklarla sonuçlandı.
1955’deri 1959’a kadar, Robert Rauschenberg ve Jasper Johns’ın da dahil olduğu bir grup sanatçının içinde ehemmiyetli bir sanatçı olarak ortaya çıktığı New York’ta çalıştı. 1957 senesinde, Twombly Roma’ya döndü ve orada İtalyan Barones Tatiana Franchetti ile tanışarak evlendi. Roma ve Akdeniz yakınlarındaki sahil kasabası Gaeta’yı seçim ederek oraya yerleştiler. Burada sanatçının yapıtında olağan kültür ve edebiyatı etkilemeye başlayan daha sakin, hafif bir tondan esinlendiği görüldü. Greko-Romen temaları çalışmalarının çoğunu kariyeri süresince infüze etti. Lexington, Virginia ve New York’ta zaman geçirdikten sonra galeri sahibi Leo Castelli’nin sanatçı kadrosuna katıldı. Twombly 1960 senesinde Roma’da kalıcı olarak yerleşti. İlk Castelli sergisini aynı sene New York’ta reelleştirdi. Roma’da, daha büyük ölçekli ve daha canlı bir renk aradı ve buldu. Çalışmalarında erotizm ve şiddet temalarını da çizdi. Twombly’nin çalışmaları İtalya’da iyi karşılandı. 1966’dan 1972’ye kadar Twombly, karatahtaları anımsayan, sarih renkli ulusalar ve gri arka tasarılardan akan karalamalar kapsayan bir dizi tuval üretti.
1970’lerin sonlarında ve 1980’lerde daha az sıklıkta çalıştı, ancak ehemmiyetli tuvaller oluşturmaya devam etti. 1970’lerin ortalarında, neredeyse yirmi yıldır çalışmamış olduğu bir etraf da heykel yaptı. Genellikle Olağan temalara odaklanan bu heykeller, büyük miktarda buluntu nesnelerden bir araya getirilerek beyaza boyanmıştı. İtalya Twombly’nin çalışmalarını etkilemeye devam etti; Ortaçağ liman kenti Gaeta’da çok zaman geçirdi ve 1980’lerden kalma fotoğraflarının çoğu denizlere olan alakasını yansıttı. 1980’lerde, çağdaş Avrupa sanatına Güncel bir alaka göstermesi sebebiyle, çalışmasının tenkidi olarak kabulü daha pozitif oldu. Güncelden de, Çağdaş Sanat Müzesi 1994 senesinde çalışmalarının retrospektifini oluşturduğunda, şovun küratörü Kirk Varnedo, bir yazı yazmaya mecburi kaldı.
Olağan referanslar, daha sonraki çalışmalarında, özellikle de şarap tanrısı Bacchus şeklinde devam etti. Twombly’nin sonraki senelerdeki fotoğrafları, daha evvel çiçek ve manzara gibi daha tanınabilir şekilleri betimleyen fırça darbeleriyle uygulanan daha önceki renk kullanımını genişletti. Twombly yaşamının sonuna Gerçek birkaç sene kanser hastalığı ile gayret etti.
2011 senesinde Roma’da yaşamını kaybetti.
Şöhret ve tanınma mevzusunda Cy Twombly, Robert Rauschenburg ve Jasper Johns ile beraber, Soyut Dışavurumculuk’tan sonra en büyük Amerikalı ressamlardan biri olarak kabul edilir. Ödünlü estetiği, savaş sonrası ve Avrupa’daki modern dışavurumcu sanat etrafında Soyut Ekspresyonist tekniklerin bir devamıydı ve “yüksek” sanat bağlamında, karalanmış kelimeler ve karalanmış mum gibi “düşük” sanat uygulamalarını kullanan Güncel bir istikametti.
İlk bakışta, Cy Twombly’nin yapıtları grafitiyi anımsayan çizimler ve çizikler, Jackson Pollock’un haylaz bir çocuk sanatına benzeyebilir. Pollock ve Soyut Dışavurumcuların çalışmaları, varoluşçu iç dramların İkinci Dünya Savaşı’nın akla yatkın tabanına karşı çıkarıldığı New York’ta ortaya çıkarken, Twombly’nin çalışması, Avrupa’da ortaya çıkan Güncel nesilin bir parçasıydı. Twombly, bulunduğu tarihe ve hoşluğa cevap vererek, hem ananesel Avrupa kaynaklarının hem de Güncel Amerikan resminin özelliklerini birleştiriyordu.
Yapıtının içinde çok rakamda kalp, bakilik işaretinin anımsayan kelebekler, uçuşan bir böcek ve çimenler bulunur. Böylece yazı ve imgeleme birbirine karışır ve bu birleşme fotoğrafta bir tamsallık yaratır. Resmi gören izleyiciler ise merakla hem biçimleri ve yazıları yan yana getirerek aralarındaki bağın ne olduğunu ve resmin ne anlam ifade ettiği hakkında meraka düşer.
Twombly’nin çalışmalarının çoğu, Roma’daki seçkin evinde onu çevreleyen daha önceki Greko-Roma geçmişinin Gerçekdan yansıması, cevabı ve yine çalışmasıdır. Esinlenmeler Yunan ve Roma mitolojisi, tarihi ve yerleri, Fransız Neoklasizmi ve daha önceki yerel duvarlardaki modern grafitilerden oluşuyordu. Twombly geçmişin görünüşte durağan geçmişini, kendi duygusal tepkileriyle dengeleyebildi. Sanatının hem içeriğinde hem de sürecinde, zamanın ve tarihin, fotoğraf ve çizimin, muhtelif anlamların tabakalanmasıyla ilgileniyordu. Sanatı, Batı Uygarlığının tarihi bağlamında ve Soyut Dışavurumculuğun süreç odaklı istikametleriyle kendini gösterdi.
En ehemmiyetli yapıtları:
Adsız, Leda ve Kuğu, Commodus Üzerine Dokuz Söylem, Dört Mevsim: İlkbahar, Adsız, Tavan Arası, Yatak, İliam’da Elli Gün, Tiznit, Gül, Solon, Ferragosto, Başlıksız Bölüm, Anabasis, Zyig, Tonnico’dan Dönen, Nicola’nun İrisleri, Kahraman ve Leander
Yazar: Börte Büşra Yavuz